Muko ve Fiko bahçenin iki yaramaz yavru kedisiydi. Gün içinde bir oraya bir buraya koşuşturup duruyorlardı. Anneleri Tina, sürekli onları ağaçlardaki çok yüksek dallara çıkmamak için uyarıyordu.
Bir gün bahçede canları çok sıkılan bu iki yaramaz yavru kedi, koşarak annelerinin yanına gitti. “Anne, anne! Bahçede kocaman bir dut ağacı var. Gördün mü? Biz artık büyüdük, o ağaca çıkabilir miyiz?” dedi. Anneleri “Hayır çocuklar! Siz hala küçüksünüz, belki çıkabilirsiniz ama hala inebilecek yaşta değilsiniz.” dedi. Yaramaz olan Muko ve Fiko annelerini dinlemeyerek ağaca koştular. Gizli gizli ağaca tırmanmaya başladılar. Çıkarken o kadar eğleniyorlardı ki ne kadar yukarı çıktıklarını fark etmediler bile. Artık çıkacak dal kalmadığını anladıklarında çok geçti. Çünkü ağacın en yüksek tepesine varmışlardı. Anneleri yine haklıydı. Tırmanmayı başarmışlardı. Ama nasıl ineceklerini hala bilmiyorlardı. Miyavlayarak annelerinden yardım istediler. Anne kedi yavrularının sesini duyduğunda nereden geldiğini bulması biraz zaman aldı. Kafasını kaldırdığında yavrularının ağaçta olduğunu gördü ve onlar için çok endişelendi. Tina, hemen dallara tırmanarak iki yaramaz çocuğunu aşağı indirdi.
Yaramaz kediler çok korkmuştu. Annelerinin sözünü dinlemedikleri için de çok mahçuplardı. Yaptıkları hatayı anlayan Fiko ve Muko annelerinden özür dilediler ve bir daha yapmayacaklarına dair söz verdiler.

